İklim krizi kan kıtlığına yol açabilir

İklim krizi kan kıtlığına yol açabilir
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

Yeni bir araştırmaya göre, bağışçılar kan yoluyla bulaşan hastalıklardan ve aşırı hava koşullarından etkilenirken, kan talebi artabilir. İklim değişikliği, kan naklindeki arz ve talep zincirini de etkileyebilir.

Avustralya'daki Red Cross Lifeblood ve University of the Sunshine Coast'tan (UniSC) araştırmacılar, kan yoluyla bulaşan hastalıkların yanı sıra doğal afetlerin de mevcut düzeni bozabileceğini düşünüyor.

Çalışmanın arkasındaki araştırmacılardan Dr. Elvina Viennet yaptığı açıklamada, "Bu olaylar çok sayıda insanın hareket kabiliyetini kısıtlamanın yanı sıra, raf ömrü kısa olan kanın depolanmasını, güvenliğini ve taşınmasını da sekteye uğratıyor," dedi.

Avrupa'da her yıl 25 milyon ünite kan naklediliyor. Ameliyat geçiren hastaların, prematüre bebeklerin, kaza kurbanlarının ve kronik rahatsızlıkları olan hastaların tedavileri için bu kana ihtiyaç duyuluyor.

"İklim değişikliği kan yoluyla bulaşabilen bazı bulaşıcı hastalıkları etkileyebilir ve insanların bağış yapmasını engelleyebilir," diyen Viennet, artan yağışlar ve daha yüksek sıcaklıklar nedeniyle Dang Humması, Batı Nil Virüsü ve Sıtma gibi sivrisinek kaynaklı hastalıkların yoğunlaştığından bahsetti.

Isınan hava sıcaklıkları, başta dang humması olmak üzere bu hastalıkların Avrupa'da daha sık görülmesine neden oluyor.

Aşırı hava koşullarının etkisi

Perşembe günü The Lancet Planetary Health dergisinde yayınlanan çalışmaya göre, "yüksek sıcaklıklar, soğuğa maruz kalma ve diğer iklim dalgalanmaları" dahil olmak üzere aşırı hava koşulları da kan bağışçıları havuzunu daraltabilir.

Bu iklim değişiklikleri hemoglobin konsantrasyonunu, kırmızı kan hücresi sayısını ve kan basıncını etkileyebilir.

UniSC'den çalışmanın başyazarı Helen Faddy, "Yeni hastalıkların ortaya çıktığını ve sıcaklığın şiddetlendirdiği kan basıncı ve dehidrasyon gibi diğer sağlık sorunlarının yanı sıra psikolojik sıkıntı ve 'iklim kaygısının' bağışçıları etkilediğini görebiliriz," dedi.

"Aynı zamanda, hastalık prevalansı ve doğal afet sıklığındaki değişimler, gebelik komplikasyonları, kardiyovasküler hastalıklar ve orak hücre hastalığı gibi durumlar kan nakli talebini artırabilir."

Çalışmada araştırmacılar, esnek ve mobil kan merkezleri, bir tür ototransfüzyon olan hücre kurtarma ve uluslararası işbirliği gibi potansiyel azaltma stratejileri önerdiler.

Faddy, "Yükselen deniz seviyelerinin göç oranlarını artırması nedeniyle, çeşitli etnik kökenlerden daha fazla kan bağışçısına sahip olmak ve kan veren insan sayısını artırmak çok önemli," dedi.
 

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.