Washington ve Birleşmiş Milletler'in geleceği

Washington ve Birleşmiş Milletler'in geleceği
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

İmil Emin / Mısırlı yazar

Şarku’l Avsat haber web sitesi

ABD'de bir kez daha Birleşmiş Milletler'in (BM) geleceğine ilişkin sesler yükseliyor; Cumhuriyetçiler, yüzyıllardır pek çok ulusun ve halkın hayali olan bu kurumun geleceğine ilişkin ilginç ve potansiyel olarak tehlikeli bir görüşe sahip görünüyor.

Peki bu konuşmayı gerektirecek ne oldu?

Geçtiğimiz cuma günü, yani 21 Şubat'ta, ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Mike Lee, kendi internet sitesinde yayınladığı bir makalede, ABD'nin BM ve bağlı kuruluşlarından tamamen çekilmesini, finansmanının durdurulmasını, BM'ye New York'ta resmi bir merkeze sahip olma hakkı veren anlaşmanın iptal edilmesini ve ABD'deki BM çalışanlarının diplomatik dokunulmazlığının sona erdirilmesini öneren bir yasa tasarısını duyurdu.

Bu sadece bireysel bir eğilim mi, yoksa Cumhuriyetçi koridorlarda kolektif bir vizyon mu gelişiyor?

Fox News'e göre bir başka Cumhuriyetçi Temsilci Chip Roy da aynı tasarıyı Temsilciler Meclisi'nde gündeme getirecek. Roy, daha önce yaptığı bir açıklamada, ‘BM'nin Amerikalıların çıkarlarına hizmet etmediğini’ açık bir dille ifade etmişti.

Senato'da Mike Lee tarafından sunulan tasarı, ABD'nin BM barışı koruma misyonlarına katılmasını yasaklıyor ve yürütme organının Senato'nun onayı olmadan BM veya bağlı kuruluşlarına üyeliğin yeniden başlatılmasına ilişkin herhangi bir anlaşmayı imzalamasını engelliyor.

Bu, 2000-2008 yılları arasında Başkan George W. Bush'a eşlik eden yeni muhafazakârların yönelimlerine bir geri dönüş mü? Bu kurum aşırı sağın tezahürünün zirvesi olarak görülüyordu ve tarih onların entelektüel ustalarından biri olan John Bolton'un, bu kurumun çalışmalarını etkilemeden cam binanın on katının yıkılabileceği yönündeki açıklamasını hatırlıyor. Peki bu işe yaramaz olduğu anlamına mı geliyor?

Bunun, bütçe açığını düşürme ve federal hükümet harcamalarını cari yılda yaklaşık iki trilyon dolar azaltma yolunda olan ABD yönetimi için gerçek bir eğilim olduğuna dair korkular var.

Washington'un BM'nin önde gelen finansörü olduğu ve 2022'deki katkısının yaklaşık 18 milyar dolar ile uluslararası örgütün toplam bütçesinin üçte birine denk geldiği biliniyor.

Bu hikâye para ve soyut materyalizmle mi ilgili yoksa ABD içinde ve Amerikalıların kendi aralarında farklı ideolojik perspektiflere sahip ideolojik olarak yönlendirilen siyasi vizyonlarla mı alakalı?

MAKALENİN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIK'layın

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.