Sedat ERGİN
Suriye’de iç savaşın 2011 yılında patlak vermesinden sonraki ilk dönemde bu ülkede meydana gelen en önemli gelişmelerden biri, 2012 yılında Suriyeli Kürtlerin ülkenin kuzey bölgesinde özerklik ilan etmeleriydi.
Özerklik, Beşar Esad’ın kuzeydeki askeri gücünü iç savaşın sert bir şekilde yaşandığı batı bölgesine kaydırmak ihtiyacıyla aldığı stratejik kararın doğurduğu bir sonuçtu. Kuzeyde ortaya çıkan iktidar boşluğunu, kısa zamanda büyük bir bölümü PKK’ya sempatiyle bakan Suriyeli Kürtler doldurdu. İktidar, 2012 temmuz ayında kan dökülmeden, sessizce bu kesime geçti Suriye’nin kuzeyinde.
İlk başlarda PKK’nın Suriye’deki siyasi uzantısı PYD ve askeri kanadı YPG ile Irak’taki Barzani grubuna yakın duran Suriyeli Kürtlerin bir araya geldiği görünüşte ortak bir hareket söz konusuydu. Ancak PKK/PYD/YPG cephesi, kısa bir sürede Barzani yanlılarını etkisiz hale getirerek Suriye’nin kuzeyindeki mutlak güç haline geldi.
Sonuçta Türkiye’nin karşısında 911 kilometrelik sınır boyunca uzanan Suriye topraklarında Abdullah Öcalan’ı önderi olarak kabul eden, resmi dairelere onun posterlerini ve PKK bayraklarını asan bir özerk yönetim kurulmuş oldu. PKK’nın Türkiye ile sınırdaş hale gelmesi Ankara açısından büyük bir rahatsızlık konusuna dönüştü.