10 Nisan'da sabah saatlerinde İstanbul'da evlerinde gözaltına alınan gazeteciler Murat Ağırel ve Timur Soykan hakkında adli kontrol kararı verildi.
İki isim de savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmişti.
Ağırel ve Soykan, haftada üç gün karakola giderek imza atma ve yurt dışına çıkış yasağı ile serbest bırakıldı.
Soykan adliye çıkışındaki açıklamasında "Hakikatin peşinde olmaya devam edeceğiz" dedi.
Çağdaş Gazeteciler Derneği yılın haberi ödülünü 'Skandal Düğün' haberiyle alan Soykan, bu düğüne katıldığını iddia ettiği Erkan Kork'un suçlamasıyla gözaltına alındıklarını söyledi:
"Skandal Düğün haberiyle ödül alacaktım bugün. O BDDK düğünde başkan yardımcısına takı takan, yasa dışı bahis soruşturasında tutuklanan kişinin ipe sapa gelmez beyanıyla bugünü yaşadık"
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, iki gazeteciye yönelik suçlamaların, Flash TV'nin el değiştirme sürecinde, kanalı satın alan kişilere yönelik "tehdit" ve "şantaj" iddialarına dayandığı belirtildi.
Ağırel ve Soykan'ın avukatı Enes Ermaner, BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada gözaltı kararını "hukuksuz" olarak nitelendirdi.
Ermaner'in aktardığına göre, iki gazetecinin evinde arama yapıldı; telefon ve bilgisayarlarına el konuldu.
Avukat, müvekkillerinin başlatılan soruşturma kapsamında bugün zaten savcılığa gidip ifade vermeyi planladığını ve bu durumun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da bilindiğini söyledi. Buna rağmen gözaltı işlemi uygulandığını vurguladı.
Ermaner, dosyada suçlamaları destekleyecek somut bir delil bulunmadığını savunarak, "Flash TV'nin yeni sahibi Erkan Kork'un şikâyeti üzerine gözaltına alındılar. Kork, kara para aklama suçlamasıyla cezaevinde tutuklu bulunuyor. Şikâyetin dışında ortada başka hiçbir delil yok" ifadelerini kullandı.
Sağlık kontrolü için götürüldüğü hastane çıkışında Soykan'ın, "Çeteler kaybedecek, halk kazanacak. Bunların hepsi bitecek" dediği duyuldu.
Ağırel Cumhuriyet gazetesinde, Soykan da BirGün gazetesinde yazıyor.
İki gazeteci kısa bir süre önce Onlar TV isimli YouTube kanalında program yapmaya başlamıştı.
Soykan ve Ağırel, yolsuzluk, organize suçlar, uyuşturucu ticareti, basın özgürlüğü gibi pek çok konuda sayısız habere imza attı.
İki ismin de yayınlanmış pek çok araştırmacı gazetecilik kitabı bulunuyor.
Ne tepkiler verildi?
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel basın mensuplarına yaptığı açıklamada, iki gazetecinin de "yıldırma amacıyla gözaltına alındığını" savundu.
İki gazetecinin de eşleriyle konuştuğunu belirten Özel, "Süreci en yakından arkadaşlarımız, hukukçu arkadaşlarım ile milletvekillerimiz takip ediyorlar. Bunu da ifade etmek isterim" dedi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada, "Gazetecileri kriminalize etmekle gerçekleri karartamayacaksınız" dedi ve gazetecilerin serbest bırakılması için çağrıda bulundu.
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) "Son operasyonlardaki hukuksuzluklara dair haberler ile çete ve tarikatlara karşı kaleme aldıkları haberler birilerini rahatsız etse de biz söylemeye devam edeceğiz: Gazetecilik Suç Değildir!" ifadelerinin yer aldığı yazılı bir açıklama yaptı.
Soykan'ın köşe yazarlığı yaptığı BirGün gazetesi, "Ne yaparlarsa yapsınlar gerçekleri yazmaktan, doğruları söylemekten vazgeçiremeyecekler, vazgeçmeyeceğiz" sözleriyle gözaltılara tepki gösterdi.
Cezaevinde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin görevden uzaklaştırılan başkanı Ekrem İmamoğlu adına yönetilen sosyal medya hesabından da bir paylaşım yapıldı.
Mesajda, "Gazeteciler, tutuklanmamıza sebep olan dava dosyasının fos çıktığını, bütün iddiaların uyduruk olduğunu açığa çıkardılar. O yüzden bu panik, Murat Ağırel ve Timur Soykan sadece gazetecilik yaptılar. Bırakın gazetecileri. Gerçeklerden ne kadar kaçabilirsiniz ki?" ifadelerine yer verildi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medya hesabında paylaştığı mesajında, "İfadeye çağırsanız gelecek iki gazeteci. Bu, suça karşı değil; düşünceye, gazeteciliğe ve halkın gerçekleri öğrenme hakkına karşı verilen bir mücadele anlamına gelir" dedi.